Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Boşanma En Çok Hangi Yaş Grubunu Etkiler?

Boşanma, yalnızca eşleri değil; çocukları, aile bireylerini ve yakın çevreyi de derinden etkileyen bir süreçtir. Özellikle çocuklar açısından boşanma deneyimi, hayatlarının dönüm noktalarından biri olabilir. Ancak boşanmanın etkisi her çocukta aynı değildir; yaş, gelişim dönemi, aile içi dinamikler ve ebeveyn tutumları gibi birçok faktör, bu sürecin nasıl algılandığını ve yaşandığını belirler. Peki, boşanma en çok hangi yaş grubunu etkiler?

0-3 Yaş Arası: Güven İhtiyacının Sarsılması

Bebeklik ve erken çocukluk döneminde çocuklar, ebeveynlerine güven duygusunu geliştirmeye başlar. Bu dönemde boşanma, doğrudan kavranamasa da, bakım veren kişiden ayrılık ya da ev ortamındaki gerginlik çocuğun huzurunu sarsar. Uykusuzluk, iştahsızlık, huysuzluk ve gelişim gerilemeleri sık görülebilir. Bu yaş grubunda çocuk, ebeveynlerin yokluğunu anlamlandıramasa da hissettiği güvensizlik uzun vadede bağlanma sorunlarına yol açabilir.

3-6 Yaş Arası: Suçluluk ve Korkular

Okul öncesi dönemde çocuklar, olayları kendilerine bağlama eğilimindedir. Anne-baba arasındaki ayrılığı “Benim yüzümden oldu” gibi düşüncelerle yorumlayabilirler. Bu yaş grubunda boşanma, yoğun suçluluk duyguları ve korkular doğurabilir. Gece korkuları, alt ıslatma, saldırgan davranışlar ya da içine kapanıklık sık görülen tepkiler arasındadır.

6-12 Yaş Arası: Gerçeğin Kavranması ve Akademik Yansımalar

İlkokul dönemindeki çocuklar, boşanmayı somut bir olgu olarak kavrayabilirler. Ancak bu, duygusal olarak kolay başa çıkabilecekleri anlamına gelmez. Çocuk, anne veya babadan birini kaybettiğini hissedebilir ve bu da yoğun üzüntüye yol açar. Akademik başarıda düşüş, dikkat dağınıklığı, öfke patlamaları ya da sosyal ilişkilerde bozulmalar sık görülür. Bu yaş grubunun en büyük ihtiyacı, boşanmaya rağmen anne ve babasının sevgisini kaybetmediğini hissetmektir.

12-18 Yaş Arası: Kimlik Arayışında Zorluklar

Ergenlik dönemi, kimlik oluşumu açısından kritik bir evredir. Boşanma, bu süreçte gencin aileye ve ebeveynlere bakışını derinden sarsabilir. Genç, anne-babayı suçlama, aile kurumuna güvenmeme ya da otorite figürlerine karşı öfke geliştirebilir. Bu dönemde depresyon, kaygı bozuklukları, riskli davranışlar ve arkadaş ilişkilerinde sorunlar sık görülebilir. Öte yandan bazı gençler, erken olgunlaşarak daha sorumluluk sahibi hale gelebilir; ancak bu durum bile duygusal yükün hafiflediği anlamına gelmez.

Boşanmanın Etkisini Azaltmanın Yolları

Boşanmanın hangi yaşta olursa olsun çocuklar üzerinde etkisi vardır. Ancak ebeveynlerin doğru tutumları, bu etkinin şiddetini azaltabilir. Çocuklara boşanma süreci dürüst, sade ve yaşına uygun bir dille açıklanmalı; anne-babanın sevgisini kaybetmediği net şekilde hissettirilmelidir. Çocuğun duygularını ifade etmesine izin verilmesi, rutinlerin korunması ve ebeveynler arası çatışmaların çocuk önünde yaşanmaması büyük önem taşır.

Profesyonel Destek Almanın Önemi

Boşanma sürecinde çocukların psikolojik açıdan desteklenmesi, ileride yaşanabilecek ruhsal sorunların önüne geçebilir. Bu noktada, özellikle çocuk ve ergen psikiyatrisi alanında uzman bir isimden destek almak faydalıdır. İstanbul Şişli-Fulya-Nişantaşı bölgesinde kliniği bulunan Uzm. Dr. Mustafa Kemal ÖZCAN, çocuk psikiyatristi olarak uzun yıllardır ailelere ve çocuklara profesyonel destek sağlamaktadır. Onun gibi uzmanlardan alınacak rehberlik, hem çocuğun ruhsal gelişimini korumak hem de ebeveynlerin doğru adımlar atmasını sağlamak açısından çok kıymetlidir.

Sonuç

Boşanma, her yaş grubunda farklı ama derin izler bırakabilen bir süreçtir. Özellikle çocuklar için bu dönemin nasıl yönetildiği, gelecekteki psikolojik sağlık üzerinde belirleyici rol oynar. Ebeveynlerin bilinçli tutumları ve gerektiğinde uzman desteği, çocukların bu süreci en az hasarla atlatmalarını sağlar. Uzm. Dr. Mustafa Kemal ÖZCAN gibi alanında yetkin bir çocuk ve ergen psikiyatristinden destek almak, boşanma sürecinin yıkıcı etkilerini azaltmada önemli bir adımdır.

Leave a comment