Ergene Nasıl Davranılmalı (Ergenlik)
Ergenlik dönemi çocukluktan yetişkinliğe geçiş sürecini, kabaca 12 ila 18 yaş aralığını kapsar. Genel olarak ergenlik dönemine kızlar erkeklerden bir ya da iki yıl daha erken girerken, ergenliğe giriş yaşı çocuklar arasında geniş bir aralıkta değişiklik gösterebilir. Kimi çocuk 10 yaşında ergenlik belirtisi gösterirken kimi çocuk 14-15 yaşında ergenlik belirtisi gösterir. Ergenlik, her bakımdan hızlı gelişimin olduğu bir dönem. Fiziksel açıda doğum sonrası dönemden sona en hızlı büyüme bu dönemde görülür. Hem boy hem kilo hem de kas yapısında gözle görülür hızlı bir büyüme söz konusudur. Bu fiziksel gelişime eşzamanlı olarak ergenlerin duygusal ve sosyal gelişimi de hızlı bir değişime uğrar.
Ergenlik aynı zamanda zihinsel gelişimin de hızlandığı bir dönemdir. Gençler bu dönemde somut ve an odaklı düşünceden soyut ve uzun vadeli düşünme pratiğine geçer. O nedenle felsefe, politika ve toplumsal sorunlar bu dönemde gençlerin gündemine girer. Hedef koyma ve uzun vadeli plan yapma da bu dönemde ergenlerin düşünce yapısında yer bulmaya başlar.
Bütün bu değişimler içinde belki de en önemli olanı ergenlerin benlik duygusunda yaşanır. Nitekim, psikososyal gelişim evreleri kurmanın yazarı Eric Erikson’a göre, ergenlik dönemi temel sorusu kimliktir. Her genç bu dönem kendisine “Ben kimim?” sorusunu sorarak aileden bağımsız bir şekilde kendi sesini bulmaya çalışır. Bu nedenle ergenlik yıllarında çocuklar giderek çevreden daha fazla etkilenir. Daha önceki gelişim evrelerinde aile ve okulların gösterdiği etkiyi ergenlik yıllarında sosyal ve kültürel çevre özellikle de akran çevresi gösterir. Bütün bu değişikliklerle birlikte gençlerin romantik ilişkileri de bu dönemde başlar.
Ergenlik döneminde anne babaların işi önceki dönemlere göre hem daha kolay hem de daha zor. Kolay, çünkü artık çocukları sürekli izleme zorunluluğu onlara kim bakacak derdi yok. Çocuklar bu dönemde kendi başlarına bir yerden bir yere gidebilir, evde anne baba olmadan kalabilirler. Anne babalar çocuklarına kendilerini keşfetme kendi seslerini bulma konusunda alan açmakta zorlanabiliyor. Gençlerin yeni yollara çıkması demek aileden ayrılması demektir.
Bu değişime anne babalar her zaman hazır olmayabiliyor. İşte bu noktada ergenler ile anne babalar arasında ciddi çatışmalar da kaçınılmaz hale geliyor. Bu açıdan fırtınalı bir dönem olarak nitelendirilir. Fakat yaşanan bu değişimin fırtınaya dönüşmesi ya da fırtına oluştuysa bunun yaratacağı hasarın boyutu anne babaya bağlıdır. Kimi anne baba ergenlik dönemindeki olası çatışmaları en az hasarla aşarken kimi de bu fırtınalı dönemde çocuğu ile diyalogda zorlanarak tamiri uzun sürecek hasarlara yol açabiliyor.
Öncelikle çocuğunuzu iyi tanıyın. Her dönem kendi içinde değişiklik gösterir. Örneğin erken çocukluk döneminde mizaç önemli olduğu gibi bu dönemde de önemlidir. Çocuğunuzu bu dönemde yeniden tanımak için gayret gösterin. Onunla güvene dayalı, açık diyalog kurun. Bu, zaman zaman hiç kabul etmeyeceğiniz konularda bile geri adım atmanızı gerektirebilir.